1 Ocak 2007 Pazartesi

UYSAL HİMMET: İKİ DİZE'NİN ÇAĞRIŞTIRDIKLARI / ŞİİR CEPHESİ





İKİ DİZE'NİN ÇAĞRIŞTIRDIKLARI 
/ ŞİİR CEPHESİ


                                                                                                     

                                                            

1. dize: "yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür"
2. dize: "yaşamak bir orman gibi kardeşçesine"

Kimi zaman birinci dize yokmuş gibi yaşadık, kimi zaman ikinci dize... ve birini diğerine tepki olarak...

Birinciyi okumayı yeni insanı yaratmakla ilgili, ikinci okumayı yeni düzeni yaratmakla ilgili görüyorum.

Tüm bir devrimler tarihinin çözülememiş sorunu bu iki dizeyi birlikte okumakla sıkı sıkıya ilintili... “Yaşamak bir orman gibi kardeşçesine”nin birinci dizesiz mümkün olmadığı ve üstümüze yıkıldığı yerden ayağa kalkmak gerek.. Ayağa kalkmak için bunun üzerinde düşünmek....  Ve işte Che... İki dizeyi birlikte okuyan ender devrimcilerdendir diye düşünüyorum... Ve o iki dizeyi birlikte okumak kültürü bugün yarım yamalak  da olsa Cheler'in ülkesinde var...

Tek ve hür insanlar arasından Fidel’e kardeşinden başka halef düşünülememesi, tüm bir yarım yamalaklığın işareti sanırım. Bir lider değişimi hangi kültürde bir düzen değişimini işaretler? Daha önce yazılmış her şeyi bir kez daha yazmak, daha önce olmuş her şeyin bir kez daha olmasını engelleyebilir mi? Düşünebiliyor musunuz, Türkiye’de yani burjuvaların ülkesinde Irak işgaline, Nato’ya karşı bunca eylemlilik yapılabilirken, işçilerin, emekçilerin ülkelerinde resmi açıklamalar dışında bir kitle öfkesi görebildik mi?  Bu kitle hangi ''proleter'' kültüre sahiptir?  Aynı şeyi Vietnam konusunda da sorabiliriz...  Vietnam’ı savunabilen kitlelerin en çok Fransa’dan, Türkiye’den, Hatta ABD’den çıkmış olması neyi anlatır? ?

Devrim, parti, sosyalizm... Bu yüce değerler ancak birer araç olarak değerlidir ve araç oldukları sürece... Ancak bunların araç niteliklerinin arka plana amaç niteliklerinin ön plana alınması bizi, yani o kardeşlik ormanını bir araç haline getirme kültürünü yeşertmeye adaydır ve araçlar pasiftir... Ve o pasif araçlar, sonra bu amaç olmuş araçları bile savunamazlar ya da savunmazlar...

Kitlelerin kapitalizmden tüm nefretlerine karşın sosyalizm alternatifini marjinallliğe hapsetmelerinde, sonuçlarına olan bu derin güvensizlik rol oynamış olabilir mi ve biz bu güvensizliği eski sözlerimizi tekrar ederek aşabilir miyiz?

Yani sözün özü şu: Berlin duvarının Doğu Alman değil Batı Alman tarafından örülmesini nasıl sağlayabilir, ve Batı Almanya’ya değil Doğu Almanya’ya geçmek için yıkılmasını nasıl sağlayabiliriz?

Fikir jimnastiği olabilir mi yazdıklarım bilmiyorum...

Sosyalizm için sanat, devrim için sanat... Tüm sanatsal-kültürel yenilgilerden dersini almak zorunda... Almış mı?...

Politik derslerle yetinen hiç bir politikanın başarıya ulaşacağına inanmıyorum. İdeolojik derslerimizi iyi almamız gerekiyor ve bence tüm yukarıdakilerle bağlantılı bir sanat anlayışına şu sloganı bir kez daha inceleyerek adım atabiliriz: “İşçi sınıfının kurtuluşu kendi eseri olacaktır!!"



UYSAL HİMMET


NOT: Bu yazı antoloji.com'daki EMEĞİN SANATI grubundaki tartışmalardan derlenmiştir.
( http://gruplar.antoloji.com/emegin-sanati )



ŞİİR CEPHESİ





-"o güzel insanlar, o güzel atlara binip...’’
geldiler yine-

Bugün
96 şehitlerinin anmasıydı
eski bir televizyonda
bir video filminde
Sevgi’yi gördüm
çöp gibiydi
aç çocukların
gözleri hayatta öz kardeşiydi
ve canım parmakları
o canım parmakları
yüreğimi çizen kemik gibiydi
kızıl bantlı başı
yavaşça yaklaştı
yaklaştı
yaklaştı
eğildi üstüme doğru
‘’yaşamak istiyorum’’ dedi ‘’herkes kadar’’
yaşamayı seviyorum fedakarlık ediyorsam
bunun için ediyorum! ’’
doğruldu sonra
gözleri
dudakları
ve kemik uçlarıyla
engin bir deniz gibi
gülüşüne yerleşti yavaşça
melike
bugün bir kez daha emin oldum ki
onlar
candan önce
gülüşü cepheye sürmüşlerdi
bugün mutluyum melike
bugün orada
‘’düş işçileri’’ ni okudum
ekmeğe
ve zafere
ihtiyacı olanlara

bugün mutluyum melike
çünkü bugün ilk kez
kaldırıp şiirin başını
izli bir mermi gibi
ekmek gibi
su gibi
sürdüm cepheye





UYSAL HİMMET


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder